Anemi nedir? Çocuklarda beslenmenin kansızlığa etkisi ne kadar? Annenin hamilelik döneminde yediği besinler bebeğinin sağlığını etkiler mi? Kansızlık ile hava kirliliği arasında bir bağlantı var mı? Bu sabah Prof. Dr. ile çocuklarda demir eksikliği sorunlarıyla ilgili bu ve diğer konuları tartışıyoruz. Özel hastanenin çocuk doktoru Dr. Aleksandar Sajkovski "Acıbadem Sistina".

Kansız çocukların sayısının artıp artmadığı sorulduğunda doktor, bunun nispeten standart bir sorun olduğunu söylüyor.

– Anemi, halk arasında, kişinin yaşamının ilk yılından itibaren nispeten yetersiz veya kötü beslenmesiyle ilişkilendirilen nispeten standart bir sorundur. Kansızlığın nedenleri farklı olabilir. Doğuştan gelen durumlar da var. Makedonya, talasemi gibi bazı doğuştan kansızlıkların görüldüğü bir ortamdır. Ancak gerçekte en sık görülen, beslenmenin kansızlığın oluşumuna olan etkisidir. Günümüzde beslenme temelinde çeşitlilik olduğunu, bebeklik döneminden itibaren doğru beslenme sağlandığı takdirde kansızlık yaşanmayacağını belirten Sajkovski, şunları kaydetti:

Belirtilere gelince, çocuğun kansız olup olmadığını hemen anlayabileceğinizi söylüyor. Mukoza zarlarında, gözlerde, tırnaklarda ve ciltte solukluk görülür. Bunun ardından hemen kansızlığın türü ve altında yatan temel nedenin belirlenmesi için testler yapılır. Çocuk beslenmesi konusunda şüpheci ebeveynler var mı sorusuna ise Sajkovski, obezitenin özellikle okul çağındaki çocuklarda tüm dünyada çok yaygın görülen bir sorun olduğunu, ülkemizde de son dönemde giderek arttığını söyledi.

– Beslenme şeklinin kansızlığın oluşup oluşmayacağı üzerinde doğrudan etkisi vardır. Temel olarak yaşamın ilk yılında, yani anne sütüne ek besinlerin eklenmesiyle başlar ve çocuğun beslenmesine hangi ek besinlerin eklendiği çok önemlidir. Bu fırsatı değerlendirmek istiyorum, bunu toplantılarımızda birçok kez dile getirdim. Biliyor musunuz, Maksim Gorki çok güzel bir söz söylemiştir; tıp kitaplarını okurken dikkat edin, yazım yanlışından ölebilirsiniz. Sadece kansızlık için değil, beslenme için de aynı şey geçerli. Peki, beslenmede etin mutlaka yer alması temel kuraldır. İnsanlar yapısal olarak etobur hayvanlardır. Keşke biz de öyle vaftiz olabilseydik. Ve et ürünleri içeren yiyeceklerin aslında çocukların gelişimi için demir ve proteinin ana kaynağı olduğunu söylüyor doktor.

Günümüzde farklı beslenme biçimlerinin olduğunu, vejetaryenlik, veganlık gibi farklı beslenme biçimlerinin olduğunu anlatıyor. Tüm anne babalara çağrıda bulunarak, çocukların yetişkinliğe erişinceye kadar et ve et ürünleri içeren gıdalarla normal şekilde beslenmeleri gerektiğini vurguladı.

– Büyüme 18 yaşında sona erer. Çocuk yetişkin olur ve daha sonra vejetaryen ya da vegan beslenmeyi benimseyip benimsemeyeceğine kendisi karar verebilir. Bebeğe demir içeren besinler, özellikle et, zamanında verilmiyorsa, kan sayımı iyi olsa bile, damla gibi preparatlar halinde demir vermeye başlamalıyız. Bunlar ABD'nin önerileri, bizim değil - diyor Sajkovski.

Avrupa Birliği'nin, daha doğrusu tüm Avrupa'nın, her yaş grubuna, özellikle de çocuklara yönelik kendi beslenme protokollerinin olduğunu anlatıyor.

-Yaklaşık 130 sayfalık bir doküman, 6 yaş üstü çocukların somon balığı yiyebileceği yazıyor, ülkemizde ise XNUMX ay üzerine veriliyor. Sadece Makedonya'da değil, Balkanlar'ın her yerinde çok ilginç bazı alışkanlıklar var. Mesela beşinci aydan itibaren avokado, hurma, chia tohumu verilebilir, bunda bir sakınca yok. Ama diğer yandan bölgemizde yaygın olan ve sağlıklı olan domatesi vermiyorlar - diyor doktor.

Bağışıklığı bir gecede güçlendirecek bir formül veya besin takviyesinin olmadığını söylüyor.

– Aneminin ne olduğunun tanımlanması gerekir. Demir eksikliğinden mi kaynaklanıyor, beslenme bozukluğundan mı kaynaklanıyor, folik asit ve B12 vitamini eksikliğinden mi kaynaklanıyor? Bu konuda yardımcı olacak bir laboratuvarın kurulması gerekiyor. Doğru bilgiye ulaştığımızda takviyeler ekleniyor - diyor Sajkovski.

Doktorla grip hakkında da konuştuk. Deneyimleri bu yıl çocuklarda ağır vakaların olduğunu gösteriyor.