Donald Trump telefonda konuşuyor / Fotoğraf: Profimedia

Trump-Putin görüşmesi hakkında analist: Müzakere edecekler ve Ukrayna sadece sonuçtan haberdar edilecek

ABD ve Rusya liderleri üç yıldır doğrudan görüşmemişti; ta ki bu Çarşamba günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir aydan kısa bir süre önce Beyaz Saray'da göreve başlayan Donald Trump telefonda görüştü.

Görüşmelerin ana konusu, Donald Trump'ın seçim kampanyası sırasında Beyaz Saray'a döner dönmez gerçekleştirmeyi planladığını açıkladığı Ukrayna'da barışın sağlanmasıydı. Kremlin, Trump ile Vladimir Putin arasındaki görüşmeyi kısa bir açıklamayla duyururken, Trump da sosyal paylaşım sitesi Truth Social'dan yaptığı paylaşımla duyurdu. Görüşmeyi "uzun ve çok verimli" olarak nitelendiren Putin, daha sonra görüşmeyi Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'e bildirdi.

Trump, son görüşmeyle ilgili olarak "O (Zelenski), Rusya Devlet Başkanı Putin gibi, barış istiyor" ifadelerini kullandı. Ancak Trump, barışın sağlanmasının Ukrayna'nın tüm topraklarını geri alamayacağı ve NATO'nun kapılarının kendisine kapalı kalacağı anlamına geldiğini iddia ediyor. N1. 

Müttefiklere danışmadan

Joe Biden'ın başında olduğu dönemde Ukrayna, Avrupa Birliği ve NATO ile kısmen de ABD'nin bugüne kadar ısrarla üzerinde durduğu bir planın böyle olmadığı gayet açık.

Uluslararası politika uzmanı Bozo Kovacevic, "Putin ve Trump'ın müttefiklerine danışmadan görüşmüş olması, Trump'ın düşünce ve eylemlerinin hangi yöne gittiğini açıkça gösteriyor" diyor.

"Trump, Savunma Bakanı aracılığıyla tüm Avrupa müttefiklerine veya NATO müttefiklerine, Ukrayna'nın NATO üyeliğinin söz konusu olmadığını ve Ukrayna'nın egemenliğinin 2014'e kadar olduğu çerçeveye dönmesinin gerçekçi olmadığını bildirdi" diye ekliyor.

Trump Rusya'ya taviz vermeye hazır

Kovačević, Putin ile yaptığı görüşmenin içeriğinin, Trump'ın en azından sözde büyük tavizler vermeye hazır olduğunu gösterdiğini belirtiyor.

"Her ikisi de şanlı geçmişten ve o dönem Sovyetler Birliği ile ABD'nin Nazizme karşı ortak mücadelesinden söz etti." Trump, böyle bir konuşmayı kabul ederek ve bu anıları hatırlatarak aslında Putin'e bir taviz vermiş oluyor. Zira Putin, Kiev'deki yetkilileri defalarca Nazi olarak niteliyor. Bu durum, iki tarafın Rus stratejisinin bu unsurunu Ukrayna için bir müzakere stratejisi olarak kabul ettiklerini gösteriyor. Kovačević, "Rusya ve Amerika bu nedenle Ukrayna için pazarlık yapıyor ve Ukrayna ancak bu görüşmelerin sonuçları hakkında bilgilendirilecek" diyor.

"Çin hariç tüm ilişkilerde ABD daha güçlü bir ortaktır"

Olaylar bu şekilde gelişirse NATO ve Avrupa kenarda kalabilir. Kovačević'e bunun bir tür Soğuk Savaş dönemindeki güç pozisyonlarına dönüş olup olmadığını sorduk.

"Soğuk Savaş sırasında NATO yalnızca Amerikan çıkarlarını gözeten bir araç değil, aynı zamanda Sovyetler Birliği'nin Batı Avrupa'ya saldırmasını engelleyen bir mekanizmaydı." Yani NATO, Batı Avrupa'yı koruma mekanizmasıydı. Trump'ın artık Avrupa'yı korumayı, Avrupa bu koruma için para ödemeye razı olmadığı sürece, Amerika'nın çıkarına görmediği anlaşılıyor. Yaklaşımı çok basit: Avrupa, Rusya ile olası bir savaşta kendini savunamaz ama Amerika savunabilir. "Ama Amerika'nın bunu yapabilmesi için Avrupa'nın bunun bedelini ödemesi gerekiyor" diye belirtiyor.

 

Sevgili okuyucu,

Web içeriğine erişimimiz ücretsizdir, çünkü birisi ödeme yapsa da yapmasa da bilgide eşitliğe inanıyoruz. Bu nedenle çalışmalarımıza devam edebilmek için Özgür Basın'ı maddi olarak destekleyerek okuyucu topluluğumuzun desteğini rica ediyoruz. Uzun vadeli ve kaliteli bilgi sunmamızı sağlayacak tesislere yardımcı olmak için Sloboden Pechat'a üye olun ve HER ZAMAN HALKIN YANINDA OLACAK özgür ve bağımsız bir sesi HEP BİRLİKTE sağlayalım.

ÜCRETSİZ BASINI DESTEKLEYİN.
BAŞLANGIÇ MİKTARI 100 DİNAR İLE

Günün videosu